Dinle ey ehl-i gaflet! . Ne diyor, dağlar, taşlar? Kur’ân’ın sahibi var, beyhude bu savaşlar, Eğildi.. eğilecek.. O’na en mağrur başlar; Yakında göreceksin, her cürmünü defterde, Kur’ân’a harp açanın, vay haline mahşerde..
Dinle ey ehl-i cinnet! . Bindörtyüz yıldan beri; Gördü geçti, bu kervan, senin gibi kimleri.. Kahhar olan Rabb’imiz, görmez mi zâlimleri; Kalacak sanma sakın, mazlumun âhı yerde, Kur’ân’a harp açanın, vay haline mahşerde…
Dinle ey ehl-i şiddet! . Bu zorbalık boşuna, Git de sor Ebrehe’yi, o ebâbil kuşuna. Hakk, nûrunu tamamlar, gitmese de hoşuna; Yaklaşıyor kıyâmet, bu oynanan son perde, Kur’ân’a harp açanın, vay haline mahşerde….