5. Zavallı şehzade caniler gibi bir cinayet işlememişken, Belâ seline düşüp boğuldu. Bütün yanında bulunan yakınları darmadağın oldu.
6. N’olaydı görmeye idi bu macerayı gözüm Yazuklar ana reva görmedi bu rayı gözüm
6. Keşke şu olayı gözüm görmemiş olsaydı. Doğrusu ya, şehzade hakkındaki hükmü doğru ve uygulanan cezayı adalete uygun görmedim.
II. Bend
1. Tonandı ağlar ile nurdan menâra dönüp Güşâde hatır idi şevk ile nehâra dönüp
1. Şehzade beyaz bir elbise giymiş, bu haliyle nurdan bir minareye dönmüştü.
Babasını göreceği için mutluluktan parlayan yüzü gündüzü andırıyordu.
2. Göründi halka dıraht-ı şükûfezâra dönüp Otag u haymeleri karlu kûhsâra dönüp
2. Şehzade halka çiçek açmış bir ağaç gibi göründü, Otağ ve çadırları da karlı dağlara benziyordu.
3. Tururdı şâh-ı cihan hiddet ile nâra dönüp Yürürdi kulları yanında lâle-zara dönüp
3. Cihan padişahı olan Kanunî Sultan Süleyman hiddetten ateşe dönmüştü, Yanında yürüyen adanılan da bir lâle tarlasını andırıyordu.
4. Müzeyyen idi bedenlerle ak hisara dönüp El öpmeğe yüridi mihr-i bî-karâra dönüp
4. Padişahın çadırları bedenlerle süslenmiş, ak hisara dönmüştü. Şehzade ise sevincinden güneş gibi yerinde duramaz bir hale gelmiş ve el öpmek için otağa doğru yürümüştü