Neler Oluyor?
00-00-0000 - 00-00-0000
Köroğlu, halk şairlerimiz
içerisinde kavganın, özgürlüğün sembolüdür. Doğum, ölüm tarihleri bilinmeyen,
bir eski efsane kahramanı olan Köroğlu'nun adını alan bir şairimizdir. Bu
şairin, III. Murat zamanında (1574-1595) Osmanlı ordusuyla İran savaşlarına
katıldığı (1578-1584) bilinmektedir. Bolu Beyi'nden babasının intikamını almak
üzere dağlara çıkan, yiğitlik ve iyilikseverliği destanlaşan isyancı Köroğlu
ile şair Köroğlu halk zihninde kaynaşmış durumdadır. Aslında çok daha eski bir
efsanedir.
Köroğlu halk şairlerimiz içerisinde kavganın ve
özgürlüğün sembolüdür. Şiirlerinde coşkun bir seslenişle yiğitlik, dostluk,
aşk, doğa sevgisi çok sâde bir dille anlatılır. Bu şiirler, hikâyeci âşıkların
nesirle anlatılan hikâyeleri arasına serpiştirilmiştir. 24'ü bulan bu
hikâyeler, Türklük dünyasına yayılan bir Köroğlu destanının doğuşunu
hazırlamıştır.Bazı öykücüler kitaplara yazdıklarını filmede aktarmışlardır.
Köroğlu Destanı
Köroğlu aslında eski bir asker ve sonradan dağa
çıkan bir Celali eşkiyasıdır. Bu adı (belki de bir mahlas olarak) eski Türk
destanlarındaki bir kahramandan almıştır. Asıl adı Ruşen’dir. Köroğlu; yiğit,
adaletli, inançla dolu ideal bir insan profilidir. Azerbaycanda çok yaygın olan
"Köroğlu Efsanesi" ("Kor", Azeri dilinde kör demektir,) ile
büyük oranda benzeşir. Köroğlu destanı Anadolu Türklüğünün yüreğinde yaşayan
tutkularla, isteklerin, değerlerle inançların sembolüdür. Bu destana göre
Köroğlu'nun asıl adı Ruşen Ali'dir. Babası Yusuf, Bolu Beyi'nin seyisidir. At
meraklısı olan Bolu Beyi, seyisi Yusuf'u cins bir at almaya gönderir; fakat
Yusuf'un getirdiği tayı beğenmez, adamın gözlerine mil çektirir. Yusuf tayı ve
oğlunu alıp memleketten çıkar. Ruşen Ali, babasının tarif ettiği tarzda, tayı
karanlık bir ahırda besler. Tay, belli bir zaman sonra kanatlanır, eşsiz bir
küheylan olur. Yusuf ile Ruşen Ali, Aras ırmağına gider, orada Bingöl'den
inecek olan üç sihirli köpüğü beklerler. Yusuf, köpükleri içince, tekrar
görmeye başlayacak, gençleşecek ve Bolu Beyi'nden intikamını alacaktır. Fakat,
Ruşen Ali köpükleri kendisi içer, babasına köpüksüz su verir. Yusuf buna bir
yandan üzülür, bir yandan da, oğlu intikamını alacak bir yiğit olacağı için
sevinir. Bu sihirli üç köpükten biri Köroğlu'na ebedi hayat, biri yiğitlik,
biri de şairlik sağlar. Yusuf, oğluna intikamını almasını tavsiye ettikten
sonra ölür. Ruşen Ali Kır-At'ı ile birlikte dağa çıkar. Köroğlu diye ün alır,
bir derebeyi gibi yaşamaya başlar, her savaşta üstün gelir; bezirganlardan,
beylerden, paşalardan aldıklarını yoksullara dağıtır. Delikli demir (tüfek)
icat olunup da eski yiğitlik gelenekleri bozulunca, arkadaşlarına dağılmalarını
tavsiye eder, "sır olur", Kırklar'a karışır.
Bu destan Yaşar Kemal'in Üç Anadolu Efsanesi
yapıtında günümüz edebiyatına aktarılmıştır.
anadolusairleri.com,edebiyet içerikli şiir paylaşım sitesidir.Gönderilen şiirler veya üye olarak paylaşılan şiirler , yönetici onayından sonra yayınlanır.
ŞİİR KALBİN AYNASIDIR