Yozgat'ta
Teke Mahallesi'nde 1268/1850 yılında doğdu (Oğuz 1994: 70). Asıl adı Mehmed
Sa‘îd Fennî'dir. Şiirlerinde Fennî mahlasını kullandı. Sa‘îd mahlasını
kullandığı bazı şiirleri de vardır. Yozgat eşrafından ve Sâdıkî mahlasıyla
şiirler yazan Kadı-zâde Hacı Sâdık Efendi'nin oğludur.
Fennî'nin elde olan tek eseri Dîvân'ıdır.
Ali Şakir Ergin tarafından (Ergin 1996) Fennî'nin damadı Ali Haydar
Ocakçıoğlu'ndan alınıp yayımlanan bu Dîvân'da muhtelif nazım
şekilleriyle yazılmış 13 münâcât, gazel ve kaside şeklinde yazılmış 10 na't, 27
kaside, 4 muhammes, 8 tahmis, 4 müseddes, 3 müsebba‘, 1 müsemmen, 2 taştir, 246
gazel, 3 müstezad, 22 tarih, 9 şarkı, 1 lugaz, 24 kıt'a, 31 müfred, hece
vezniyle yazılmış 6 şiir, 1 Arapça ve 5 Farsça şiir yer almaktadır.
Şair ve kültürlü bir aileden gelen ve
daha öğrencilik yıllarında şiir ve edebiyatla uğraşmaya başlayan Fennî, güçlü
şairliğinin yanında aynı zamanda çok iyi bir hattat ve hakkâktır. Yazdığı hat
örnekleri şaheser birer levha, kazıdığı mühürler ise harika birer sanat
özelliği taşır. Fennî'nin buğday ve pirinç taneleri üzerine İhlas ve
Âyetelkürsî surelerini yazdığı, yine tırnaklarıyla kabartma yapmak suretiyle
kağıt üzerine yazı yazıp desenler çıkardığı, ayva ve ceviz yaprakları üzerine
yaprağın gözenek aralarını boşaltmak suretiyle maharet isteyen yazılar yazdığı
bilinmektedir.