Arda Boylarında Kırmızı Erik


Arda boylarında kırmızı erik
Helime’nin ardında on yedi belik

  Ah anneciğim ah anneciğim yaktın ya beni
  Bu genç yaşta denizlere attın ya beni

Arda boylarında sarı karınca
Ah nere gideyim sabah olunca
NAKARAT

Yakın ingeler yakın kınamı yakın
Yarın halay boş dönecek seyrine bakın
NAKARAT

Arda boylarına ben kendim gittim
Dalgalar vurdukça can teslim ettim
NAKARAT

Alıverin feracemi anneciğim giysin
O kıymetli İsmail’e kendisi gitsin
NAKARAT

Uyan uyan a Recebim senin olayım
Ardalar’da beraber mutluluğa dolalım
NAKARAT

Doku anneciğim doku paltomu doku
O paltomun cebindeki mektubu sen oku

Arda boylarında kırmızı erik öyküsü, Tekirdağ’ın Kayı köyünden genç bir kız olan Zeynep ve bu kızın nişanlısı Recep’in hikayesidir. Bir ömür boyu ayrılmamak üzere birbirlerine söz veren iki nişanlı olan Recep ve Zeynep’in huzurlarını köy ağasının oğlu İsmail bozmaktadır. İsmail de Zeynep’e âşık olmuştur ve ona sahip olabilmek için türlü yollara başvurmaktadır. İsmail zenginliğinin verdiği cesaretle, Zeynep’in annesine niyetini açıklar.

O da İsmail’in elinde bulundurduğu mal varlığına aldanarak İsmail’le işbirliği yapar. Sevdiğine bir başkasının talip olmasına dayanamayan Recep, öfkeyle ağanın kapısına dayanır. Ancak ağa güçlüdür ve kendisine karşı çıkan Recep’i ağır şekilde cezalandırır. Uğradığı zulme dayanamayarak dağa kaçan Recep’in yokluğunda, Zeynep’in annesi ve Ağa’nın oğlu, Zeynep’i İsmail’le evlenmesi için ikna etmeye çalışırlar.

Bu arada Recep’in bir başka sevdiği olduğu ve ona kaçtığı söylentileri de köye yayılmaktadır. Düğün hazırlıklarına başlanır… Sonunda düğün günü gelip çatar ve kına gecesi geline kına yakılır. Gelin bu evliliğe karşı olduğu için ertesi gün sabaha karşı herkes uykuda iken, kendini denize atar.

Halk arasında genç kızın arkasından, sevgilisinin de kendisini öldürdüğü söylenmektedir. Zeynep ve Recep’in dillere destan aşkları, “Arda boylarına ben kendim gittim, dalgalar vurdukça can teslim ettim” dizelerini barındıran Arda Boyları türküsüyle dilden dile dolaşır.