- Dost acı söyleyen değildir. Acıyı tatlı
söyleyebilendir.
- Ay vurmuyorsa yüzüne, güneş vurmuyorsa
pencerene kabahati ne Ay'da ne Güneş'te ara. Gözlerindeki perdeyi arala.
- Gönül, han değil dergâhtır. Paldır küldür girip
çıkılmaz, günahtır!
- Aşk; sandığın kadar değil, yandığın kadardır.
- Ayıplarım seni ey gönül; hal bilmeze hal
sorarsın, bülbül dururken kargadan gül sorarsın.
- Kalbin bir gün seni sevgiliye götürecek. Ruhun bir
gün seni sevgiliye taşıyacak. Sakın acında kaybolma. Bil ki çektiğin acı bir
gün dermanın olacak.
- Her zorluğun sonunda doğan bir ışık vardır. Eğer
elleriniz diken yaralarıyla kan revan içinde kaldıysa güle dokunmanıza çok az
kalmış demektir.
- Hayat bir nefestir, aldığın kadar... Hayat bir
kafestir, kaldığın kadar... Hayat bir hevestir, daldığın kadar...
- Kula bela gelmez hak yazmadıkça, hak bela yazmaz kul
azmadıkça.
- Güzelliğin bir damlası olan Leyla için uykuyu haram
etmek çok değilse, güzelliğin kaynağı Mevla için bir ömrü feda etmek az bile.
- Aşk makamında "sus"la başlıyor tüm iç
yanışlar. Yak bütün kelimeleri. Bir kelime kalsın avucunda. Onu da sımsıkı sar
rüzgârlar savurmasın. Susmak olsun aşkın bir diğer ismi. Bil ki ne kadar
suskunsan aşkın o denli güzel kalacaktır.
- Kötü bir döneme girdiğinde ve her şey sana karşı gibi göründüğünde, bir
dakika bile dayanamayacakmışsın gibi geldiğinde sakın pes etme, çünkü işte
orası gidişatın değişeceği yer ve zamandır.
- Kusur bulmak için bakma birine, bulmak için bakarsan
bulursun, kusuru örtmeyi marifet edin kendine, işte o zaman kusursuz olursun.
- Hangi tohum yere ekildi de bitmedi, ne diye insan
tohumunda böyle bir şüpheye düşüyorsun? Testi taştan korkar ama o taş çeşme
oldu mu, testiler her an ona gelmeye can atar.
- Üzülme herkes ölür kimi toprağa gömülür, kimi
yüreğe.
- Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol.
- Güneş herkesin üzerine eşit doğar ama gül başka, leş
başka kokar.
- Minareden düşenin parçası bulunur, bulunur da;
gönülden düşenin parçası bulunmaz.
- Nasibinde varsa alırsın karıncadan bile ders.
Nasibinde yoksa bütün cihan önüne serilse sana ters!
- Yağmurların da ıslandığı bir yağmur vardır. Adı aşk.
Ateşlerin de yanıp kül olduğu bir ateş vardır. Adı aşk. Kelebekleri intihara
sürükleyen, yıldızları da kaydıran aslında aşk. Gölgelerin gölgede kaldığı bir
durumdur, sırların sır verdiği bir haldir aşk. Ve aslında aşkın da aşık olduğu
bir aşk vardır ilahi aşk.
- Oruç tutmak güçtür, çetindir ama Allah'ın kulu
kendisinden uzaklaştırmasından, bir derde uğratmasından daha iyidir.
- Zor diyorsun, zor olacak ki imtihan olsun.
- Unutma, sır gibi seversen eğer muradın gerçekleşir.
Çünkü tohum toprağa gizlenirse yeşerir.
- Öyle bir 'yâr' sev ki evladım; elinde su tasıyla,
iftarı bekleyen oruçlu gibi beklesin seni.
- Ve ben; dilek tutmadım hiç. Hep dua ettim: 'ömrün
ömrüme nasip olsun' diye.
- Hiçbir yere sığmadı aşkın, gönlüme sığdı yalnız.
Şimdi gönlüme de sığmıyor, gözlerimden sızıyor.
- Dediler ki "gözden ırak olan gönülden de ırak
olur" dedim ki "gönüle giren gözden ırak olsa ne olur."
- Ey Gönül! Şimdi sorarım sana, hangi Aşk daha
büyüktür. Anlatılarak dile düşen mi, anlatılmayıp yürek deşen mi?
- Aşk kalpten vurur, dost ise sırttan. Kalp iyileşir
ama sırt hep kambur kalır.