Ahmet Hamdi Tanpınar

23-06-1901 - 24-01-1962

  • Eşik
Şiir Sayfası sairler

Bu yekpâre akış, durgun, derinden... Her aynada yalnız kendi görünen Bu yüz ve şifasız hüznü eşyanın Kendi cevherinde mahpus bir ânın Dağıttığı dünya hep yaprak yaprak, Dalgın, unutulmuş sesleri uzak Bir uykudan bana tekrar dönenler, İçimde, dışımda hep aynı çember! Bin elmas parıltı oyun ve halka Küçük ve hiç değişmez dalgalarla Bende bana meçhul akşamlar yoklar! Gülen ve gömülen gölge ufuklar Acayip davetlerin rüzgârında Her lâhza yine kendi sularında!... Uzakta, aya çok yakın bir yerde, Çılgın ve muhteşem harabelerde, Büyük sükûtların fırtınası var. Mermer duvarlarda kırılmış sazlar, Çok genç uçuşunda ve hangi haşin Yıldıza gülerek çarptığı için Alnında bir siyah nokta geceden Kovulanlar ışık bahçelerinden, Bütün ayrılıklar hepsi orada Bu çıplak, ümitsiz ve saf duada. Ve bir kadın beyaz, sakin, büyülü Göğsünde kanıyan bir zaman gülü Mahzun bakışlarla dinler derinde Olup olmamanın eşiklerinde. Garip telâşını, binlerce fecrin Ocağında nezir güvercinlerin Hülyâm o kıvılcım ve kül yağmuru Çırpınır bu beyaz mahşere doğru! Ey hiç şaşmayan göz, büyük atmaca Gölgesi güneşin üstünde uçan Dişi kuyruğunda ebedî yılan, Ve üstüste rüyâ! Bir ses yavaşça, Bir ses, bin uykudan mahmur ve zengin Zümrüt usaresi maviliklerin Suların üstünde arar kendini Yoklar, ömrün bütün sahillerini Çizgiler silinir, ufuk bir beyaz Çin kâsesi olur, toprak, yosun, saz Hep birden tutuşur, nârin kemerler Alevden sütunlar, altın, mücevher, Ah bu çılgın yağma...Orman çatırdar Ve çıplak aynası ufkun tekrarlar Büyük masalını aydınlıkların. Elele bir oyun bugün ve yarın Bütün pınarlara koştum cevap yok Tekrar bana döndü her attığım ok Her çığlık önümde tutuştu, yandı Tahtayı kurt oydu, taş yosunlandı, Yabanî otlarla örtüldü duvar... İlhamlı çehresi hilkatin sular Kaç kere değişti önümde böyle, Birbiri ardınca gün ve mevsimle... Ve kaç kere bahar güldü derinde Güllerin kanıyan bekâretinde Taze gülüşüyle toprağın suyun... Tılsımlı kadehi her susuzluğun Ey şafaktan, sırdan, arzudan hayâl Yıldızların bize ördüğü masal Kaç kere yarattım tenhada seni Beyaz kollarını, sıcak buseni... Bakışın, gülüşün, neş'en ve hüznün Ay altında bir gül nağmesi yüzün... Evet çok bekledim, kaç kere hazan, Dinç atlar koşturdu boş ufuklardan Yeleler alevli, ağız köpüklü, Bulutlar bir kanlı hiddetle yüklü Geçtikçe batıya doğru önümden Zâlim ümitlerle ürperirdim ben, Duyardım her an uzlette bir yeni Âlemin yıkılıp devrildiğini Çılgın mahşerinde ses ve renklerin... Benden sor sırrını mesafelerin Benden sor ve benden dinle akşamı... Rabbim bu sonsuzluk ve onun tadı... Bir ses yavaşça der, bırak yalvarsın, Hayat bu kapıda...ne çıkar varsın, Nakışlar gülmesin beyaz taşında Ölüme benzeyen bu susuzluğun Çağlayan hayâller yeter başında... Bir fikir, bir şekil dalında olgun Bu ağır sallanan hazan meyvası, Gurbet, mendillerin çırpınan yası, Yüzler ki bir uzak müjdeye benzer, Her türlü ışığa kapanmış gözler, Her şey, hepsi, gülen, susan, kamaşan Rengiyle toplanır bende ve akşam Rüzgârla tarümar, mevsimle sarhoş Gelir ta kalbimde düğümlenir... -Boş... Boş ve ümitsizdir akşamın hüznü Bu tenha çeşmede bir an yüzünü Seyredenler altın sazlar içinde Ruh muammasının ürperişinde Kaybolmuş sanırlar kendilerini... Bırak bu tesadüf bahçelerini... Hakikat çok uzak, karanlık, derin Bir dille konuşur, büyük köklerin Toprakla ezelden karışmış dili! Geceyle ölümdür asıl sevgili Bu ikiz aynada toplanır yollar Karanlık yaratır, ölüm tamamlar. Kaçalım seninle biz de geceye Ölümün kardeşi saf düşünceye... Yeter büyüsüne aldandığımız Güneşin...biraz da yalnızlığımız Kendi aynasında gülsün, gerinsin Güvercin topuklu sükût gezinsin. Ahmet Hamdi Tanpınar

Anadolu Şairleri

Abdürrahim Karakoç

7 Nisan 1932 , Perşembe


Necip Fazıl Kısakürek

26 Mayıs 1904 , Perşembe


Hüroğlu (cumhur Karabulut)

30 Kasım -0001 , Pazartesi


Hekimhanlı Esiri

30 Kasım -0001 , Pazartesi


Aşık Dertli

30 Kasım -0001 , Pazartesi


Aşık Kuloğlu

30 Kasım -0001 , Pazartesi


Hilmi Şahballı

30 Kasım -0001 , Pazartesi


Ali Kızıltuğ

30 Kasım -0001 , Pazartesi


Hacı Taşan

30 Kasım -0001 , Pazartesi


Ali Baki

30 Kasım -0001 , Pazartesi


Bayburtlu Zi̇hni̇

30 Kasım -0001 , Pazartesi


Aşık Pervani̇

30 Kasım -0001 , Pazartesi


Gurbeti

30 Kasım -0001 , Pazartesi


Agahi

30 Kasım -0001 , Pazartesi


Abdal Musa Sultan

30 Kasım -0001 , Pazartesi


ŞİİR BİR TUTKUDUR

Ters Öğüt Destanı

15 Kasım 2025 , Cumartesi - 12:50:55


Ayılır Mı Şiiri - Hekimhanlı Esirî

15 Kasım 2025 , Cumartesi - 12:12:12


Aradasın Şiiri - Hekimhanlı Esirî

15 Kasım 2025 , Cumartesi - 12:12:11


Aldığımı Şiiri - Hekimhanlı Esirî

15 Kasım 2025 , Cumartesi - 12:12:10


Parelendimi (Sarı Turnam)

15 Kasım 2025 , Cumartesi - 12:12:08


Vah Beni Şiiri - Hekimhanlı Esirî

15 Kasım 2025 , Cumartesi - 12:12:07


Dostum Şiiri - Hekimhanlı Esirî

15 Kasım 2025 , Cumartesi - 12:12:06


Delisiyim Şiiri - Hekimhanlı Esirî

15 Kasım 2025 , Cumartesi - 12:12:05


Hıyanet Şiiri - Hekimhanlı Esirî

15 Kasım 2025 , Cumartesi - 12:12:04


Hata Şiiri - Hekimhanlı Esirî

15 Kasım 2025 , Cumartesi - 12:12:02


Günaha Şiiri - Hekimhanlı Esirî

15 Kasım 2025 , Cumartesi - 12:12:01


Gün Şiiri - Hekimhanlı Esirî

15 Kasım 2025 , Cumartesi - 12:12:00


Geldin Şiiri - Hekimhanlı Esirî

15 Kasım 2025 , Cumartesi - 12:11:59


Erinmedik Şiiri - Hekimhanlı Esirî

15 Kasım 2025 , Cumartesi - 12:11:57


Düştü Şiiri - Hekimhanlı Esirî

15 Kasım 2025 , Cumartesi - 12:11:55


G-33JZKG2P8E