Neler Oluyor?
15-12-1953 - 03-03-2009
Neden halâ gelmedi, yoksaSaati mi şaşırdı bu hıyar?Gerçi hiç saati olmadı amaEn azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,Madara olduk meyhaneye!Ah eşşek kafam benim,Nasıl da güvendim bu hergeleye!
Gelse, balığa çıkacaktık,Ne çekersek kızartıp birayla yutacaktık.Kafamız tam olunca, şarkılar döktürüpEnteresan hayâllere dalacaktık.
Bu sandalı geçen hafta denk getiripÇalıntıdan düşürdük.Arkadaşlar ısrar etti,Biz de, iyi olur, bize uyar diye düşündük.
Saat sekizde gelecekti,Bana birkaç milyon borç verecekti.Yoksa o nemrut karısı kaçtı daOnun peşinden mi gitti?
Eğer öyleyse yandık,Gudubet gene yaptı yapacağını!Geçen sene de merdivenden itipKırmıştı Rıza'nın bacağını.
Abi, kadında boy şu kadar;Kalça fırıldak, göz patlak, kafa çatlak!Korkuyorum, bir gün ya kendini asacak,Ya horlarken Rıza'yı boğacak!
Bak, şimdi acıdım, aşkolsun adama,Ben olsam, vallahi baş edemem! ..Hele beş tane velet var ki boy-boy,Allah'tan düşmanıma dilemem!
Aslında iyi çocuktur Rıza, efendi huyludur,Herkesin suyuna gider.Yoksa, kalıba vursan hani,Tek başına on tane adam eder!
Bir keresinde, hiç unutmamÜç-beş zibidi haraca dadandı;Rıza, sandalyeyi kaptığı gibiHerifleri hastaneye kadar kovaladı!
Aynı mahallede büyüdük, aynı kızları sevdik,Aynı kafadaydık.Orta ikiden bıraktık, matematik ağır geliyordu,Biz, başka havadaydık.
Aynı gömleği giyer, aynı sigaraya takılır,Aynı takımı tutardık.Fener'in her maçına iddialaşıpMillete az mı yemek ısmarladık! ..
Bir tek askerde ayrıldık,Bana Bornova düştü, ona Gelibolu.Döner dönmez evlendirdiler,En büyük salaklığı da bu oldu! ..
Bense hiç düşünmedim, zaten param yoktu.Hep tek tabanca gezdim.Benim beğendiğimi anam istemedi,Onun gösterdiğini ben sevmedim.
Neyse, bunlar derin mevzu...Anlaşıldı, bu herif artık gelmeyecek.Ufaktan yol alayımAnam evde yalnız, şimdi merağından ölecek! ..
Gittim, vurup kafayı yattım;Rüyamda gördüm, gülümseyerek geldiğini.Ne bilirdim, yolda kamyon çarpıpHastaneye kavuşmadan can verdiğini! ..
Vay be Rıza! ..Sonunda sen de düşüp gittin Azrail'in peşine!Dün, boşuna günahını almışım,Ne olur, kızma bu kardeşine!
Öğlen kahvede söylediler, Rıza öldü, dedilerNe kolay söylediler!Sanki dev bir taş ocağınıKökünden dinamitleyip üstüme devirdiler!
Ah dostum... o kocaman gövdeneO beyaz kefeni nasıl kıyıp giydirdiler?O zalim tabutun tahtalarınıSenin üstüne nasıl böyle çivilediler?
Yani sen şimdi gittin, yani yoksun,Yani bir daha olmayacak mısın?Yani bir daha borç vermeyecek,Bir daha bira ısmarlamayacak mısın?
Peki, beni kim kızdıracak,Kim zar tutacak, kim ağzını şapırdatacak?Peki, beni bu köhne dünyadaSenin anladığın kadar kim anlayacak?
Ulan Rıza... ne hayâllerimiz vardı oysa,Ne acayip şeyler yapacaktık...Totoyu bulunca dükkân açacak,Adını Dostlar Meyhanesi koyacaktık.
Talih yüzümüze gülecekti be! ..Karıyı boşayıp sıfır mersedes alacaktık.Hafta sonu iki yavru kapıpBoğaz yolunda o biçim fiyaka atacaktık!
Ah ulan Rıza... bu mahallenin,Nesini beğenmedin de öte yere taşındın?Ara sıra gıcıklaşırdın ama inan ki,Benim en kıral arkadaşımdın! ..
Ah ulan Rıza... ben şimdi,Bu koca deryada tek başıma ne halt ederim?Senden ayrılacağımı sanma,Bir kaç güne kalmaz, ben de gelirim! ..
Yusuf Hayaloğlu
ŞİİR KALBİN AYNASIDIR