XIV. yüzyılda Bağdat'ta doğmuş, Halep'te
derisi yüzülerek öldürülmüş tasavvuf şairi Seyyit Nesimî ile
XVII. yüzyılda yaşadığı sanılan Kul Nesimi'yi birbirine karıştırmamak
gerekir.
Asıl adı Ali olan Kul Nesimi'nin
yaşamı pek bilinmiyor. Cahit Öztelli'nin yaptığı son araştırmaya göre,
"XVII. yüzyılın ünlü Bektaşî ve Hurufî şairidir. Soyu XIV. yüzyılın ünlü
şairlerinden ve Yunus Emre izleyicilerinden Sait Emre'ye dayanır, iran Safavi
şahlarının Anadolu üzerindeki egemenliğini sağlamak yolunda sürdürülen siyasal
çabalara katılmış, bu yüzden Alioğlu ve Dedemoğlu'yla birlikte kovuşturmalara
uğramıştır. Sonunun nasıl bittiğini gösterecek belge yoktur."
Kul Nesimi'nin doğum yeri ve yılı
gibi ölüm yeri ve yılı da bilinmiyor. Ancak şiirlerinden 1668'de sağ
olduğu, Bektaşiliğe bağlandığı, sağlam bir öğrenim gördüğü, tasavvuf ve din
konularını iyi bildiği anlaşılıyor.
Kul Nesimi'nin hem hece, hem de
aruzla şiirleri vardır. İki ölçüyü de beceriyle kullandığı, inancıyla sanatını atbaşı
götürdüğü görülmektedir. Aşk konusuna da değinmekle birlikte, daha çok din ve
tasavvuf inancını yansıtan lirik nefesleriyle ün kazanmıştır. Bunlardan
bazıları bestelenmiştir.